Sevgili Bizim Medya okuyucularımız, diyet sürecinde sıkıntı yaşanan durumlardan biri misafirlik gibi topluluklarda yaşanan beslenme sıkıntısı. Bu nedenle bugün misafirliğe gittiğimizde ya da bize misafir geldiğinde nasıl karşılayabilir, ağırlayabiliriz bunu düşünelim istiyorum. Türk toplumu olarak düğünde,bayramlarda, kutlamalarda, toplu buluşmalarda, altın günlerinde, tanışmadalarda, davetlerde hatta artık cenazelerde bile gündemimizde yemek var maalesef. Tabaklar, tepsiler havada uçuşuyor. Uçan daireler bunlar olsa gerek…
Bir topluluk söz konusu olunca ilk önce yemek yeriz sonra çay faslıyla birlikte muhabbetler edilir diye düşünüyoruz. Daha sonra başlıyoruz pastalar, kekler, börekler, çörekler peşinde bir hazırlık koşturmacasına. Yemekler ayrı yapılıyorken çay yanı atıştırmalıklar da ayrı hazırlanıyor. Bizde bir kültür ve gelenek haline gelmiştir yemek yemek. Tabiki bunlar güzel şeyler, düşünülmüş ince davranışlar ancak bizler biraz da abartmayı çok seviyoruz toplum olarak. Artık sofralardaki 3 çeşit yemek bile bizlere az gelir olmuş. Az çeşit konulan sofralar ayıp karşılanır hale gelmiş. Midelerimiz patlayacak hale gelmişken gözlerimiz hala doymamış…
Falanca kişide toplanalım da o bize şundan yapar yeriz gibi düşüncelerden sıyrılalım diyorum artık. Misafir gerçekten umduğunu değil de bulduğunu yemeliydi oysa. Atalarımız böyle demişler…
Bıraksak mı artık fazla fazla yiyecekler hazırlama faslını? Hazırlık peşine dolanmaktan iki çift sohbet edecek mecalimiz bile kalmayabiliyor bazen. Siz de yorulmadınız mı bu koşturmacalardan? Sakin sakin muhabbetin tadını çıkarsak ne de güzel olacak. Yorulmak için toplanıyoruz sanki… Nerede bizim hasret gidermelerimiz, doya doya konuşmalarımız, gülen yüzlerimiz? Devamlı bir şeyler yediğimiz için birbirimize odaklanamıyoruz farkında mısınız? Acımızı yemekteki pul biberi veya isotu yiyerek paylaşmayalım mesela.
Neler yapabiliriz bir de bunlardan bahsedelim. Misafirdir tabiki yemek yesin, çay içsin ama bunlar da dozunda olsun. Yapalım 3 – 4 çeşit yemeğimizi. Böylece hem israfı önlemiş oluruz hem de çok yorulmayız. Yemek faslından 1-2 saat sonra da çay faslına geçelim mesela. Bu süreçte midemiz işini biraz daha rahat yapsın, yediklerimizi bir sindirelim. Çayın veya kahvenin yanına da çiğ kuruyemişler, kuru meyveler ya da taze mevsim meyvelerinden küçük porsiyonlarda ikram edebiliriz. Küçük porsiyona takılmayalım lütfen, bittikçe tedariğini sağlayabiliriz sonuçta. Böylece daha kontrollü ve daha sağlıklı atıştırmalıklar yemiş oluruz.
Son olarak da rica ediyorum sizlerden özellikle cenazelerde amacımız yemek yemek olmasın. Tok gidebiliriz mesela. Başkalarının acısının yanında ne helva, ne yemek ne de çay içilmesini kesinlikle doğru bulmuyorum. Bana kalırsa yemek vs. de dağıtılmamalı. Uzaktan taziye için gelenler belki istisna olabilir. Lütfen dikkat edelim, duyarlı olalım!
Sağlıcakla kalınız…